Gerçek mi bu?
Hiçbiri gerçek mi? Şuna bir bak. Bak şuna! Hayaller üzerine kurulmuş bir dünya!
Haplar şeklinde sentetik duygular,
Reklamlar aracılığıyla yürütülen psikolojik savaş,
Yiyecekler kılığına girmiş zihin değiştirici kimyasallar,
Medya kılığında beyin yıkama seminerleri,
Sosyal ağlar adı altında kontrol edilen izole baloncuklar…
Gerçek mi? Gerçeklikten mi bahsetmek istiyorsun? Yüzyıl dönümünden beri buna yakın bir şey bile yaşamadık. Düğmesini kapattık, pillerini çıkardık, bir paket GDO’lu yiyecekle midemizi doldururken, artıkları insanlığın giderek büyüyen çöp kutusuna fırlattık.
Artık markaların damgaladığı evlerde yaşıyoruz. Şirketlerin inşa ettiği bu evler, dijital ekranlarda zıplayıp duran sayılar üzerine kurulu… Ve bu sayılar bizi insanlığın gördüğü en büyük uykuya hipnotize ediyor.
Gerçek olan bir şey bulabilmek için derinlere inmek zorundasın, ufaklık. Biz bir saçmalıklar krallığında yaşıyoruz. Senin de çok uzun süredir içinde yaşadığın bir krallık bu.
Hiçbiri gerçek mi? Şuna bir bak. Bak şuna! Hayaller üzerine kurulmuş bir dünya!
Haplar şeklinde sentetik duygular,
Reklamlar aracılığıyla yürütülen psikolojik savaş,
Yiyecekler kılığına girmiş zihin değiştirici kimyasallar,
Medya kılığında beyin yıkama seminerleri,
Sosyal ağlar adı altında kontrol edilen izole baloncuklar…
Gerçek mi? Gerçeklikten mi bahsetmek istiyorsun? Yüzyıl dönümünden beri buna yakın bir şey bile yaşamadık. Düğmesini kapattık, pillerini çıkardık, bir paket GDO’lu yiyecekle midemizi doldururken, artıkları insanlığın giderek büyüyen çöp kutusuna fırlattık.
Artık markaların damgaladığı evlerde yaşıyoruz. Şirketlerin inşa ettiği bu evler, dijital ekranlarda zıplayıp duran sayılar üzerine kurulu… Ve bu sayılar bizi insanlığın gördüğü en büyük uykuya hipnotize ediyor.
Gerçek olan bir şey bulabilmek için derinlere inmek zorundasın, ufaklık. Biz bir saçmalıklar krallığında yaşıyoruz. Senin de çok uzun süredir içinde yaşadığın bir krallık bu.
Gerçek mi bu?
Hiçbiri gerçek mi? Şuna bir bak. Bak şuna! Hayaller üzerine kurulmuş bir dünya!
Haplar şeklinde sentetik duygular,
Reklamlar aracılığıyla yürütülen psikolojik savaş,
Yiyecekler kılığına girmiş zihin değiştirici kimyasallar,
Medya kılığında beyin yıkama seminerleri,
Sosyal ağlar adı altında kontrol edilen izole baloncuklar…
Gerçek mi? Gerçeklikten mi bahsetmek istiyorsun? Yüzyıl dönümünden beri buna yakın bir şey bile yaşamadık. Düğmesini kapattık, pillerini çıkardık, bir paket GDO’lu yiyecekle midemizi doldururken, artıkları insanlığın giderek büyüyen çöp kutusuna fırlattık.
Artık markaların damgaladığı evlerde yaşıyoruz. Şirketlerin inşa ettiği bu evler, dijital ekranlarda zıplayıp duran sayılar üzerine kurulu… Ve bu sayılar bizi insanlığın gördüğü en büyük uykuya hipnotize ediyor.
Gerçek olan bir şey bulabilmek için derinlere inmek zorundasın, ufaklık. Biz bir saçmalıklar krallığında yaşıyoruz. Senin de çok uzun süredir içinde yaşadığın bir krallık bu.